Mimar Sinan, veya Koca Mi'mâr Sinân Âğâ, (Sinaneddin Yusuf - Abdulmennan oğlu Sinan1), (Osmanlı Türkçesi: قوجه معمار سنان آغا; – 17 Temmuz 1588)2, veya Koca Sinan, Osmanlı başmimarı ve inşaat mühendisi. Kariyerinde önemli eser verdiği Osmanlı padişahları Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murat dönemlerinde başmimar olarak görev yapan3 Mimar Sinan, yapıtlarıyla geçmişte ve günümüzde dünyaca tanınmıştır. Şaheseri, "ustalık eserim" dediği Selimiye Camii'dir.4
Sinaneddin Yusuf'un Ermeni5678 veya Rum910111213 olduğunu iddia edenler olmuştur fakat en güçlü iddia Sinaneddin Yusuf'un Kayseri'nin Agrianos (bugün Ağırnas) köyünde Karamanlı (Türk Ortodoks) bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldiğidir.141516 Mimar Sinan uzmanı olan Selçuk Mülâyim, Mimar Sinan'ın etnik kökeni hakkında şunları yazmıştır:
Âdet olduğu üzere devşirilen çocuk bir ön eğitimden geçmek üzere köklü Osmanlı ailelerinden birinin yanına verilir, bu beraberlik sırasında İslâm dini kadar Türkçe’yi de öğrenmesi sağlanırdı. İlginçtir ki Sinan’ın bir aile yanına verildiğini gösteren hiçbir kayıt yoktur. Ayrıca daha erken yaşlarda şiir yazdığı açıktır. Bir başka deyişle onun konuştuğu dil baştan beri Türkçe idi. Karaman bölgesinde Türk Ortodoks kitlenin büyük bir kısmı Kayseri ve çevresinde yaşamaktaydı. Sinan’ın çocukluk arkadaşları ve akrabaları arasında rastlanan İnci, Kumru, Suna, Kaya, Karaç, Budak, Yahşi, Bahadır, Gülistan ve Tanrıverdi gibi isimler birkaç yönden dikkat çekicidir. Öncelikle bu isimlerin İslâmî olmadığı çok açıktır. Öte yandan bunlar arasında Niko, Yani, Kirkor, Ohannes gibi isimlere de rastlanmamaktadır. Sinan’ın öteden beri bölgede yerleşik Türk Ortodoks ailelerinden birinin çocuğu olması akla en yatkın ihtimal gibi görünmektedir.17
Hangi tarihte devşirildiği bilinmemekle birlikte İstanbul’a geldiğinde yirmi iki yaşında olduğu ileri sürülür.18 Yavuz Sultan Selim zamanında devşirme olarak İstanbul'a gelmiş Yeniçeri Ocağına alınmıştır.19
Abdulmennan oğlu Sinan, Mimar olarak Yavuz Sultan Selim'in 1514 Çaldıran Savaşı, 1517 Mısır seferine katıldı.20 1521 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın Belgrad Seferine Yeniçeri olarak katıldı. 1522’de Rodos Seferine Atlı Sekban olarak katılıp, 1526 Mohaç Meydan Muharebesi'nden sonra, gösterdiği yararlıklar sebebiyle takdir edilerek Acemi Oğlanlar Yayabaşılığına (Bölük Komutanı) terfi ettirildi. Sonraları Zemberekçibaşı ve Başteknisyen oldu.
1533 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın İran Seferi sırasında Van Gölü'nde karşı sahile gitmek için Mimar Sinan iki haftada üç adet kadırga yapıp donatarak büyük itibar kazandı. İran Seferinden dönüşte, Yeniçeri Ocağı'nda itibarı yüksek olan Hasekilik rütbesi verildi. Bu rütbeyle, 1537 Korfu, Pulya ve 1538 Moldova seferlerine katıldı. 1538 yılındaki Karaboğdan Seferinde ordunun Prut Nehri'ni geçmesi için köprü gerekmiş bataklık alanda günlerce uğraşılmasına karşın köprü kurulamamış görev Kanuni'nin veziri Damat Çelebi Lütfi Paşa'nın emriyle Abdulmennan oğlu Sinan'a verilmiştir.
Köprünün yapımından sonra Abdulmennan oğlu Sinan 17 yıllık yeniçerilik hayatından sonra 49 yaşında Başmimarlık görevine atanır.
1538 yılında Hassa başmimarı olan Sinan, başmimarlık görevini Kanuni Sultan Süleyman, II. Selim ve III. Murat zamanında 49 yıl süre ile yapmış Mimar Sinan’ın, mimarbaşılığa getirilmeden evvel yaptığı üç eser dikkat çekicidir. Bunlar: Halep’te Husreviye Külliyesi, Gebze’de Çoban Mustafa Külliyesi ve İstanbul’da Hürrem Sultan için yapılan Haseki Külliyesidir. Halep’teki Hüsreviye Külliyesinde, tek kubbeli cami tarzı ile, bu kubbenin köşelerine birer kubbe ilave edilerek yan mekânlı cami tarzı birleştirilmiş ve böylece Osmanlı mimarlarının İznik ve Bursa’daki eserlerine uyulmuştur. Külliyede ayrıca, avlu, medrese, hamam, imaret ve misafirhane gibi kısımlar bulunmaktadır. Gebze’deki Çoban Mustafa Paşa Külliyesinde renkli taş kakmalar ve süslemeler görülür. Külliyede cami, türbe ve diğer unsurlar ahenkli bir tarzda yerleştirilmiştir. Mimar Sinan’ın İstanbul’daki ilk eseri olan Haseki Külliyesi, devrindeki bütün mimari unsurları taşımaktadır. Cami, medrese, sübyan mektebi, imaret, darüşşifa ve çeşmeden oluşan külliyede cami, diğer kısımlardan tamamen ayrıdır, Mimar Sinan’ın Mimarbaşı olduktan sonra verdiği üç büyük eser, onun sanatının gelişmesini gösteren basamaklardır. Bunların ilki İstanbul'daki Şehzade Camii ve külliyesidir. Dört yarım kubbenin ortasında merkezi bir kubbe tarzında inşa edilen Şehzade Camii, daha sonra yapılan bütün camilere örnek teşkil etmiştir. Süleymaniye Camii, Mimar Sinan’ın İstanbul’daki en muhteşem eseridir. Kendi tabiriyle kalfalık döneminde, 1550-1557 yılları arasında yapılmıştır.
Mimar Sinan’ın en büyük eseri ise, 86 yaşında yaptığı ve "ustalık eserim" diye takdim ettiği, Edirne’deki Selimiye Camiidir (1575). Mimarbaşı olduğu sürece birbirinden çok değişik konularla uğraştı. Zaman zaman eskileri restore etti. Bu konudaki en büyük çabalarını Ayasofya için harcadı. 1573’te Ayasofya’nın kubbesini onararak çevresine, takviyeli duvarlar yaptı ve eserin bu günlere sağlam olarak gelmesini sağladı. Eski eserlerle abidelerin yakınına yapılan ve onların görünümlerini bozan yapıların yıkılması da onun görevleri arasındaydı. Bu sebeplerle Zeyrek Camii ve Rumeli Hisarı civarına yapılan bazı ev ve dükkânların yıkımını sağladı. İstanbul caddelerinin genişliği, evlerin yapımı ve lağımların bağlanmasıyla uğraştı. Sokakların darlığı sebebiyle ortaya çıkan yangın tehlikesine dikkat çekip bu hususta ferman yayınlattı. Günümüzde bile bir problem olan İstanbul’un kaldırımlarıyla bizzat ilgilenmesi çok ilgi çekicidir. Büyükçekmece Köprüsü üzerinde kazılı olan mührü, onun aynı zamanda mütevazı kişiliğini de yansıtmaktadır. Mühür şöyledir:
Eserlerinin bir kısmı İstanbul’dadır. 1588'de İstanbul'da vefat eden Mimar Sinan, Süleymaniye Camii'nin yanında kendi yaptığı sade türbeye defnedilmiştir.
Mimar Sinan Türbesi, İstanbul Müftülüğü'nün sütunlu kapısından çıkınca hemen solda, iki caddenin kesiştiği noktada Fetva Yokuşu başında sağda, Süleymaniye Camii'nin Haliç duvarının önünde, beyaz taşlı sade bir türbedir. Mezarı 1935 yılında Türk Tarihini Araştırma Kurumu üyeleri tarafından kazılmış ve kafatası incelenmek üzere alınmış ancak sonraki restorasyon kazısında kafatasının yerinde olmadığı görülmüştür.
1976'da Uluslararası Astronomi Birliği'nin aldığı kararla Merkür'deki bir krater Sinan Krateri olarak isimlendirilmiştir.
Mimar Sinan 81 cami, 51 mescit, 55 medrese, 26 darül-kurra, 17 türbe, 17 imarethane, 3 darüşşifa (hastane), 5 su yolu, 8 köprü, 20 kervansaray, 36 saray, 8 mahzen ve 48 de hamam olmak üzere 375 eser yapmıştır.21 Ayrıca, Edirne ilindeki Selimiye Camisi Dünya Kültür Mirası listesindedir.
1976'da Merkür'de keşfedilen bir kratere Uluslararası Astronomi Birliği tarafından, Mimar Sinan'a ithafen ''Sinan'' ismi verildi.
İstanbul'da bulunan bir devlet üniversitesine 1982 yılında "Mimar Sinan Üniversitesi" adı verildi. 2003 yılında adı Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi olarak değiştirildi.
Mimar Sinan'ı konu alan çok sayıda roman ve tiyatro oyunu yayınlanmıştır. Abidin Dino'nun Sinan ve Arthur Stratton'un Sinan isimli biyografik romanları en bilinenler arasındadır.22
2003 yapımı Hürrem Sultan dizisinde Mehmet Çerezcioğlu tarafından canlandırıldı. 2011 yapımı Muhteşem Yüzyıl dizisinde birkaç bölüm Gürkan Uygun tarafından canlandırılmıştır.
2021'de Sinan Operası bestelendi.
Orijinal kaynak: mimar sinan. Creative Commons Atıf-BenzerPaylaşım Lisansı ile paylaşılmıştır.
Baba adı Abdulmennan değildir. Osmanlı döneminde devşirmeler ve din değiştirip müslümanlığa geçenler baba adı olarak "Allah'ın kulu" anlamında Abdullah, Abdurrahman, Abdulmennan isimlerinden birini alırdı. ↩
"Sinan, an Armenian architect": Chisholm, Hugh. The Encyclopaedia Britannica; A Dictionary of Arts, Sciences, Literature and General Information. 1910, page 426. ↩
"Sinan, born an Armenian Christian": Peters, Ralph. Beyond Baghdad. 2005, page 82. ↩
"Although Turks today bridle at the suggestion, Sinan was probably an Armenian.": Muller, Herbert. The Loom of History. 1958, page
"the son of Greek or Armenian Christian parents": Ayliffe, Rosie. The Rough Guide to Turkey. 2003, page 145. ↩
Wayback Machine<span> sitesinde </span>arşivlendi<span>.</span>
Encyclopædia Britannica "Sinan" maddesi ↩
Byzantium and the Magyars, Gyula Moravcsik, Samuel R. Rosenbaum p. 28 ↩
Talbot Hamlin, Architecture Through the Ages, University of Michigan, p. 208 ↩
Sinan'ın kökeni İbrahim Hakkı Konyalı'ya göre Rumdur. Konyalı Rumların Agrianosu bırakmadan önce Taşçıoğlu isimli bir Rum ailesinin Sinan'ın kendi ailesinden geldiğini söylediğini anlatır. Sinan'ın köyüne ilişkin belgeler içinde 1584'te yapılan tahrirde köydeki 189 vergi mükellefinin sadece beşinin müslüman olduğunu Sinan'ın Kıbrısa sürülmesini engellediği Düvenci adını taşıyan 9 hristiyan adının bu tahrirde olduğunu saptar. ↩
Tezkiretü'l Bünyan ve Tezkiretü'l Ebniye (Yapılar Kitabı)(Mimar Sinan'ın Anıları) -Sinan'ın kendi anlatımıyla Sai Mustafa Çelebi yazmıştır TBMM kütüphanesi Bibliografik kayıt (no: 269170). ↩
Haydar Ali Diriöz, a.g.e, s. 59-65. ↩
Ne Demek sitesindeki bilgiler kullanıcılar vasıtasıyla veya otomatik oluşturulmuştur. Buradaki bilgilerin doğru olduğu garanti edilmez. Düzeltilmesi gereken bilgi olduğunu düşünüyorsanız bizimle iletişime geçiniz. Her türlü görüş, destek ve önerileriniz için iletisim@nedemek.page